KÖPEK BALIĞI DİŞLERİ SON ZAMANLARDA OKUDUĞUM EN İYİ ÇOCUK ROMANLARINDAN BİRİ

Bu yıl okuduğum çok sevdiğim bir çocuk - ilk gençlik romanı ile karşınızdayım. Çok kısa bir roman olmasına karşın o kadar yoğun duygular yaşatıyor ki insana bunları nasıl kelime dökeceğimi düşünüyorum.

Bölüm başlıklarının kilometrelerden oluştuğu bu romanı nasıl anlatacağımı buldum. Sanırım kısaca bir özet ile başlamak en iyisi. Romanın baş karakteri Atlanta on bir yaşında bir kız çocuğu. Hikaye onun bir yokuştan aşağıya bisikletiyle son hız inerken yaptığı kaza ile başlıyor. İlk önce neye çarptığını anlamaz ama sonra önündeki başka bir sürücüye çarparak yere düştüğünü fark eder. Çocuk aniden fren yapmıştır. Atlanta'nın kaza yapıp kendini incitmesine üstelik hiç ağlamayan bir kız olmasına rağmen acıdan aslamasına neden olmuştur. Atlanta bu oğlana gıcık olur. Onun yardım teklifini reddeder ve yoluna devam eder. Akşam olmak üzeredir ve hava hızla soğur. Atlanta bir müddet sonra planladığı yolculukta yalnız olmadığını fark eder. Oğlan onun peşinden gelir. Önce onu yanında istemese de hedeflediği uzun yolculukta birinin ona eşlik etmesini fikrine tutunur. Yolculukları devam ederken doğayla, yorgunlukla mücadele eden çocuklar birbirlerini de tanırlar. Her ikisinin de bazı dertleri vardır. Ve her ikisi de bunlarla baş etmek için yollara düşmeyi seçmiştir.

Köyün hemen dışındaki kumuldaydık. Ortamızda dağ gibi yükselen yiyeceklerle bankta oturuyorduk. Bisikletlerimizi aşağıdaki bankete koymuştuk, IJssel Gölü'nde bataklığa benzeyen bir alana bakıyorduk. Çalılıklar rüzgarda hışırdıyordu, sazlıklar alçalan güneşin altında gümüş rengine bürünmüşlerdi.

Roman ben anlatıcı dili ilerliyor. Atlanta'nın neden bisikletiyle, dolu sırt çantasıyla tek başına zorlu bir yolculuğa çıktığını romanın ortasına kadar merak ediyoruz. Aynı şekilde Finley'i de anlamaya çalışıyoruz. Sonra yavaş yavaş kurgudaki düğüm noktası çözülmeye başlıyor. Birinde acı bir sonla yüzleşme cesareti, diğerinde yanlış anlaşılmaların yol açtığı kırgınlık çıkıyor.

NEDEN SEVDİM? Öncelikle ben anlatıcı dilini yazar çok iyi kullanmış. Karakterlerin karşınızda dile geldiklerini hissediyorsunuz. İkincisi birbirlerine hiç benzemeyen iki çocuğun karşılılıklı olarak iletişime geçmeleri, dertlerini dinlemelerini ve anlamaları çok iyi verilmiş. Buna hepimizin ihtiyacı var.  Hayata olumlayarak bakmayı ve umut etmeyi sağlıyor. Her zaman mutlu son mu olur? Yaşam hep keyifli anlardan mı ibarettir? Yanlış anlaşılmalar, öfkeler ya da en kötüsü kayıplar yaşama dair gerçekler değil midir? Peki bunlarla nasıl yüzleşilir? Tüm bunların yanıtını bu iki çocuğun yolcuğunda aradım ve buldum.

YAZAR HAKKINDA

Anna Woltz Londra doğumlu genç bir yazar. Bebekliğinde ailesi Hollanda'ya yerlemiş. Ödüllü bir yazar. Kitapları Fransızca, Almanca ve İtalyanca olmak üzere yirmi dört farklı dile çevrilmiş.

KÜNYE

KİTABIN ADI: KÖPEKBALIĞI DİŞLERİ

TÜRÜ: ROMAN

YAZARI: ANNA WOLTZ

YAYINEVİ: CAN ÇOCUK

SAYFA SAYISI: 91

YAYIM YILI: EKİM 2023